DEĞERLİ BASIN TEMSİLCİLERİNE

35 ilimizin toplam 125 bölgesinde meydana gelen orman yangınlarında kastı ve ihmali olan herkesi lanetliyorum;

Söndürme çalışmaları esnasında can veren görev şehitlerimize rahmet, zarar gören tüm vatandaşlarımıza da geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum.

İster kundaklama ve isterse mevsimsel çıkan yangınlarda yanan ormanlarımız değil, ülkemizdir, gençlerimizin geleceğidir, umududur.

İçimizi yakan saadece yangınlar değil, bu yangınlar karşısında ülkemizin çaresizliği hem yüreğimizi hem de vicdanlarımızı yakıyor.

Felaket üzerinden siyaset yapılmaz ama bu acziyetin hesabı şimdi sorulmayacak da ne zaman sorulacak?

‘Bir musibet bin nasihattan evladır’ diyerek tedbir alınması için vatandaş olarak feryadımızı dile getiriyoruz.

Bu yangınlar ilk olmadığı gibi içimizdeki kahpeler olduğu sürece son da olmayacaktır.

Kahpelik yapmayı zafer sayan PKK hainlerinin ormanlarımıza şerefsizce kundaklama yapacağı bilinirken, devleti yönetenlere ‘neden tedbir almadınız?’ diye soruyoruz.

Bizi kıskanan Yunanistan’ın 39 yangın söndürme uçağı varken, maalesef Yunanistan’dan 6 kat fazla orman alanına sahip ülkemizde 3 uçağın olması vicdanımızı yakıyor.

Bizi kıskanan Avrupa ülkelerinin tanker uçak sayılarını öğrenince eski bir AK Partili olarak yüzüm kızardı.

Fransa’nın 32 söndürme uçağı,

İspanya’nın 17’si kendilerine ait olmak üzere kiralıklarla birlikte 74 uçağı,

İtalya’nın kendisine ait 19, kiralık ise 88 olmak üzere 107 uçağı,

Kanada’nın 136,

1991 yılında kurulan Hırvatistan’ın 8,

Çöl ülkesi Fas’ın bile 5 yangın söndürme uçağı var.

Bu rakamlardan sonra soruyorum;

Avrupa bizi gerçekten kıskanıyor mu yoksa bir yerleriyle bize gülüyor mu?

2023’te aya sert iniş yapacakken maalesef yanan ormanlar karşısında maalesef başka bir yerimizin üstüne sert iniş yaptık.

Bu vesileyle 5-10 yerden maaş alanları utanmadan alkışlayanlara da bir tavsiyede bulunayım;

Yıldırım Demirören’e verilen akibeti meçhul kredi ile tam 12 tane tanker uçak alınabileceğini çocuklarınızın yüzüne bakarak düşünün!