Giresun Sanat

Haftanın Kitapları

Haftanın Kitapları
39 kez
21 Kasım 2021 - 8:45

Mücadelenin ilk 9 yılının hikâyesi

Mustafa Kemal Atatürk‘ten Nutuk. İşgal edilmiş bir ülke, direniş ve milli mücadelenin örgütlenmesi, kongreler, Misak-ı Milli, Büyük Millet Meclisi’nin açılışı, isyanlar, muharebeler, zafer, barış, Cumhuriyet’in ilanı, devrimler, fikir ayrılıkları ve muhalefet… Milli Mücadele’nin aşamalarını ve sonuçlarını belgelerle birlikte kronolojik bir sırayla anlatan Nutuk, Türkiye açısından tarihin akışının değiştiği bir dönemin; bir milletin varlığını korumak, bağımsızlığını kazanmak, çağdaş ve milli bir yönetime kavuşmak için verdiği mücadelenin ilk dokuz yılının hikâyesidir. Mustafa Kemal Atatürk’ün yoğun bir çalışma sonucunda hazırladığı ve 15-20 Ekim 1927 tarihleri arasında, Cumhuriyet Halk Fırkası’nın İkinci Büyük Kurultayı’nda, altı günde toplam 36 saat 31 dakikada okuduğu bu ölümsüz eseri, Atatürk’ün Samsun’a çıktığı 19 Mayıs 1919’dan başlayarak 1927’ye kadar olan dönemi, yani Türkiye Cumhuriyeti’nin işgalden kurtuluş ve kuruluş sürecini anlatan, dönemin en yetkili kişisinin kaleme aldığı çok değerli bir siyasi belge ve tarihi kaynaktır. (Yapı Kredi Yayınları)

Cumhuriyet’in saklı kalmış bir yönü

Ceyhun İrgil’den Babalar ve Çocuklar – Genç Cumhuriyet’in Vicdan Serüveni. “Kimisi işbirlikçi saray hükümetinin, kimisi işgalci İngilizlerin yanında Kurtuluş Savaşı’na karşı çıktı; Türk milletinin varlık yokluk kavgasında ihanet ettiler. Kurtuluş Savaşı sonrasında affedilenler oldu, böylece sayıları 150’ye indi. 150’likler diye anıldılar. Fransız ve Rus devrimlerinde yapıldığının aksine idam edilmediler, hapse atılmadılar, sürgün edildiler. Cumhuriyet’i kuranlar kin tutmadılar, suçun bireyselliği ilkesini dikkate aldılar. 150’liklerin yakınlarını ve çocuklarını suçlu olarak görmediler. İşte yazarın bu kitabı 150’liklerin izini sürüyor, onların ve çocuklarının bilinmeyen öykülerini anlatıyor, Cumhuriyet’in saklı kalmış bir yönünü gözler önüne seriyor…” (Sia Kitap)

Bilinmezlik düşündürür

Gülçin Tüzel Dokur’dan Tarçın Kokulu Kahve. Metin öğretmen, gelinliği ile nikâh dairesinde onu bırakıp giden sevdiği kadın Songül’ü aramakla ömür tüketmiş, emekli olduktan sonra Foça’ya yerleşmiştir. Hayatı boyunca emeklilik hayallerini sayıklayarak geçiren Metin, balık tutacak, kitap yazacak, çevresinde bilmeyenlere okuma yazma öğretecektir. Ev sahibi Bayan Dora’nın sevgilisiyle yaptığı kavgaya şahit olur. Kirli işler peşinde koşan bu ikilinin etrafında neler döndüğünü anlamak için kolları sıvar. Bilmediği insanlar… Olaylar… Bilinmezlik onu düşündürür. Ama bu gizemi çözmeden de hayatı ile ilgili kararları erteleyecektir. (Güvercin Kitap)

Aşkı doyasıya yaşayabilmek için sayılı günleri var

Derin Alya Gençel’den Sudan Gelen Mucize… Kitapta, Mila’nın dramını anlatıyor. “Mila’nın hayatı iki yıl önce ailesiyle beraber geçirdikleri bir kaza sonrası tamamen altüst olur. Kazayla beraber duyma yetisini yitiren Mila’nın aynı kazada babası hayatını kaybeder. Mila, annesiyle beraber hayata karşı mücadele verirken on sekizinci yaş gününde hastalığının ilerlediğini ve yakın bir zaman sonra seslerin yanı sıra görme yetisini de kaybedeceği gerçeğini öğrenmesiyle sarsılır. Mila’nın sessiz dünyasının rengini de yitireceğini öğrendiği gün, mühürlü bir zarfı açmasıyla artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Işığı görebildiği son günlerinde Mila yeni bir okula başlar ve ilk aşkı Rüzgar ile tam her şey kararmaya başlamadan önce tanışırlar. Babasının faili meçhul cinayetini aydınlatmak ve ilk aşkı Rüzgar ile aşkı doyasıya yaşayabilmek için Mila’nın artık sayılı günleri vardır.” (Aspasia Yayınevi)

Geçmişte ve gelecekte yaşanan inanılmaz bir savaş!

M. Mustafa Şahin’den Mustafa Ölmeli. Görünenle gerçek! Hiçbir zaman aynı olmadı… Her şeyi yapmışlardı fakat Atatürk’ü bu milletin kalbinden bir türlü silememişlerdi. Tek bir şey kalmıştı; Atatürk’ü doğmadan öldürmek. Bunun için geçmişe bir yolculuk yapacaklar ve Atatürk’ü daha Zübeyde Hanım’ın rahmindeyken, bütün ailesiyle beraber öldüreceklerdi. Zamanda yolculuk… Geçmişte ve gelecekte yaşanan inanılmaz bir savaş! Bir yanda; kökleri yüzyıllar öncesine, illüminati’ye dayanan, dünyanın en acımasız örgütü ‘Hilafetin Gözü Tarikatı’, diğer yanda Türk ulusunun koruyucusu ‘Göktürk’ün Çocukları!’ Bu bir ulusun var olma savaşı! Her şeyi seçebilirsiniz! Eşinizi, dostunuzu, sevgilinizi. Her şeyi değiştirebilirsiniz ya da! Mesleğinizi, yaşadığınız memleketinizi, dininizi! Bir tek şeyi değiştiremezsiniz; damarlarınızda akan kanınızı, Aslınızı! Türk olduğunuzu… (İkinci Adam Yayınları)

Çukurovalı kahramanların yürek kabartan hikâyeleri

Mehmet Uluğtürkan’dan Kayıp Sancak. Yaygın kanı, Milli Mücadele’nin 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a ayak basmasıyla başladığı yönünde. Oysa, Kurtuluş Savaşı’nın fitili, bu tarihten tam 6 ay önce Mustafa Kemal Paşa’nın İskenderun açıklarında bir İngiliz gemisini batırmasıyla ateşleniyor… Gazeteci yazar, ikinci romanında, Aralık 1918’de başlayan işgalden Adana’nın kurtuluş tarihi olan 5 Ocak 1922’ye kadar süren destansı mücadeleyi anlatıyor. Bu kitap, resmi belgelere dayandırılarak gerçek olayların ve kişilerin yer aldığı bir tarih romanı olduğu kadar vatan için canlarını ortaya koyan Çukurovalı kahramanların yürek kabartan hikâyelerini de içeriyor. (İnkılap Kitabevi)

Başucu değil, bir başiçi kitabı!

Selçuk Altun’dan Kitap İçin 4. Başucu değil, bir başiçi kitabı! K. İskender. Selçuk Altun’un 2004’ten beri devam eden aylık yazılarının 2013-2015 dönemine ait olanları: Aforizma, Alıntı, Alkış, Anı, Bilgi, Eleştiri, Günlük, Gözlem, Haber, Kıssa, Kinaye, Nükte, Öneri, Polemik, Sor(g)u, Tepki, Yanıt… Selçuk Altun: Nefes aldığı “kitap içindir.” Birhan Keskin. (İş Bankası Kültür Yayınları)

Karanlık, yoksul ve hasta bir şehrin sokakları

Suat Derviş’ten Çöken İstanbul. Yazar, bu sefer roman ya da öyküleriyle değil, hayalden hakikate yönelişinin milatlarından biri saydığı röportajları ile bizlerle. Kitapta yer alan, 1935-37 arasında yayınlanan bu röportaj dizileri İstanbul’u ve İstanbulluları merkeze alıyor. Yazar, birkaç sene sonra İstanbul’un Bir Gecesi’yle çizeceği panoramanın eskizini yapıyor; bizi karanlık, yoksul ve hasta bir şehrin sokaklarında dolaştırıyor. Pınar Öğünç’se “Kalpli, Beyinli Bir Kayıt Cihazı” başlıklı yazısında, mümkün olsa, Suat Derviş’le zaman geçirmeyi ve onunla bir röportaj yapmayı arzu ettiğini söyleyip sormak istediklerini, merak ettiklerini anlatıyor. Öğünç’ün yazısı yazarı ve mirasını anlamak, anlamlandırmak için çok önemli, duygusal bir kılavuz metin. (İthaki Yayınları)

Yasak aşklar, tuhaf yakınlıklar, düşmanlıklar

Sevinç Çokum’dan Yüzünü Sıyır Karanlığından. Ülke geçmişinden bir zaman dilimi… Siyasi kavgalar, ideolojik kamplaşmalar bütün keskinliğiyle almış başını gidiyor… Sokaklar kan gölü. İnsan her yönden kayıp… Sosyal patlamalar, ekonomik krizler, gizli kalmış siyasi cinayetler. İhanetler, tutkular, kırık aşklar… Ve baş döndürücü olaylar. Siyasi masada görevli bir istihbaratçı bir tren yolculuğunda aniden ölür. Hayatta kalan oğlu ilerleyen yıllarda, babasının tam karşı siyasi cephesinde kendini konumlar. Ancak onunla arasında hâlen çözüme kavuşmamış, eksikliğini hissettiği bir şey vardır. İhanetlerin tutkuyla yarıştığı geçmişte kırık, saklı aşklar da yaşanmıştır. Üniversitede sosyoloji hocalığı yapan ve romanlar yazan kahramanımız, parçaları birleştirip içindeki eksikliği gidermek istemektedir. Bu süreçte öğrendiği şaşırtıcı bilgilerle, yolculuğu bambaşka bir evreye dönüşür. Yasak aşklar, tuhaf yakınlıklar, düşmanlıklar, nefretler, insanların birbirlerini kullanması… Çözülmek istenen bulmacaya yeni yeni sorular ve sorunlar eklenmektedir. (Kapı Yayınları)

Türkiye’nin yarım asırlık hikâyesi

Ali Sirmen’den Cüppeli Vesayet – Cumhuriyet Bilgeleri. Yazar, meslek yaşamında Paris muhabirliğinden dış politika yazarlığına, futbol kritiklerinden gastronomi yazarlığına kadar birçok alanda görev almış bir gazeteci. Kendisinin daha önceki kitaplarından ve 2004’ten günümüze Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan yazılarından seçtikleriyle oluşturduğu yeni kitabı Cüppeli Vesayet, Türkiye’nin yarım asırlık hikâyesini özetliyor. “Bu kitapta yer alan köşe yazılarının kapsadığı sürenin en belirgin özelliği ise düşün yaşamı ile siyasal hayatın sürekli olarak vesayet altında olmuş olmasıdır. (…) Özellikle son yirmi yılın Türkiye’sinde toplum, özgürlük karşıtı, adalet düşmanı güçlerin, şu anda vesayet tekeli savaşını veren iktidarın, askeri vesayeti katlayan sivil vesayet sultası altında inlemektedir.” (Kırmızı Kedi Yayınları)

Edebiyat tarihi, şiir-öykü-roman çözümlemesi

Memet Fuat’tan Yazarlığın Eteklerinde. Yazarlığın Eteklerinde adlı kitabında yazar, edebiyat dünyasına attığı ilk adımlarını, karşılaştığı ortamı yalın ve sürükleyici biçemiyle anlatıyor. Kılavuzu Nâzım Hikmet… Yazarın ömrünün son yıllarında kalem aldığı bu yapıtında, annesi Piraye Hanım’ın “zorlamasıyla” başlayan Nâzım Hikmet ile mektuplaşmalarından “parçalar” da okuyoruz. Nâzım Hikmet’in hapishaneden, “oğlum” dediği Memet Fuat’a yazdığı mektuplar, yalnızca yüreklendirme değil, bir anlamda edebiyat tarihi, şiir-öykü-roman çözümlemesi. (Literatür Yayıncılık)

Var olmanın anlamı ne

Neil Douglas Klotz’tan Halil Cibran’dan Yaşamın Küçük Kitabı. Bu kitapta var olmanın ne anlama geldiğine dair temel bilgeliği keşfedecek ve Cibran’ın yaşama dair hikâyelerinden, aforizmalarından, şiirlerinden kesitler bularak ruhunuzu besleme fırsatı yakalayacaksınız. Yaşamın Mevsimleri, Yaşam, Gece Gündüz Döngüsünde, Mevsimlerin Değişiminde, Ve Kendi Kalbimizin Atışında Gördüğümüz, Bir Ritimle Atar. (Mona Kitap)



Geçmişten günümüze beynin gelişimi

Timur Yılmaz’dan Dedikoducu Beyin. İlk bilinç nasıl ortaya çıktı? Vücudun patronu kalp mi yoksa beyin mi? Nasıl karar veriyoruz? Bilgiler nereye kodlanıyor? Hafıza nasıl geliştirilir? Beynimiz zamanı nasıl algılıyor? Anılar nasıl kaydediliyor ve anımsanıyor? Beynimiz hacklenebilir mi? Âşık insanın beyni nasıl çalışır? Sinirbilimci, yazar, senarist ve oyuncu yazar kitapta geçmişten günümüze beynin gelişimini ve çalışma mantığını anlatıyor. Bu kitabı okurken şaşıracak ama en önemlisi beyinle ilgili çok şey öğreneceksiniz. Duygulardan, davranışlardan, beynin odacıkları ve gerçeklik algısından, başlangıçtan günümüze beynin gelişiminden izler bulacaksınız. Hikâyelerden dedikoduya, aşktan anı, hafıza ve belleğe uzanan geniş bir çerçevede ele alınan ve yazarın deneyim ve birikimiyle ortaya çıkan kitaptan sonra beyniniz aynı kalmayacak. (Nemesis Kitap)

Kentin iyi ve kötü yönleri anlatılıyor

Zülal Kalkandelen’den New York’u Yaşamak/11 Eylül’den Covid-19 Salgınına Son 20 Yıl. “İkiz Kulelere terör saldırısı ve 20 yıl sonra New York…” New York, dünyanın kültür ve ticaret başkenti. Pek çok kişinin rüyasını süsleyen kent. Yazar, bu kentin ışıltılı görüntüsünü ve bu görüntünün ardındaki yapıyı, tüm ilginçlikleri, iyi ve kötü yönleriyle anlatıyor. Bu genişletilmiş basımda, yazarın son yirmi yıl içindeki New York gözlemleri de yer alıyor. (Remzi Kitabevi)

Ekonomi piyasanın görünmez eli

Robert Skidelsky’den Para ve Devlet. Ekonomideki baskın görüşe göre para bir değişim aracından başka bir şey değildir ve ekonomi piyasanın görünmez eline teslim edildiğinde en iyi sonuçlar elde edilir. Paranın düzensizleşmedikçe önem taşımadığı ve piyasaya devlet müdahalesinin genellikle işleri daha da kötüleştirdiği varsayımı makroiktisat politikalarında egemen görüş olagelmiştir. Oysa 1929-1932 Büyük Buhranı ortodoks ekonominin varsayımlarını boşa çıkarmıştı. Ardından devlet, işverenler ve sendikalar arasında oluşan istikrarsız güç dengesi, Keynesyen politikaların Batı dünyasının yeni iktisadi paradigması olarak ortaya çıkmasını sağladı. Ne var ki 1970’lerin stagflasyonu Keynesyen politikanın tümden reddine yol açtı. Yaklaşık 30 yıl sonra gerçekleşen 2008 mali çöküşünün yol açtığı küresel dramın başrolünde bu kez para ve devlet varken, iktisat onlara hak ettikleri başrolleri vermekten çok uzak kaldı. (Tellekt Yayınları)

İbni Haldun’un yaşamı ve düşüncesi

Robert Irwin’den İbni Haldun/Entelektüel Bir Biyografi. Tarihin kanunlarının şaşırtıcı derecede orijinal bir analizi olan Mukaddime’yi, çağdaş kaynaklardan yararlanarak inceleyen yazar, İbni Haldun’un yaşamının ve düşüncesinin ortaçağ İslam teolojisi, felsefesi, siyaseti, edebiyatı, ekonomisi dahil olmak üzere tarihsel ve entelektüel bağlamını açıklıyor. “İbni Haldun’un geleneksel görüşlerini sorgulayan bu önemli kitap, Robert Irwin’in ortaçağ Müslüman zihni hakkındaki derin bilgisini ve anlayışını yansıtıyor.” –Hugh Kennedy. “İbni Haldun 14. yüzyıldan çıkarıldı ve modern varsayımlarımıza uyacak şekilde yeniden şekillendirildi. Bu, canlı ve derinlemesine bilgili bir kitap, son derece büyüleyici.” –Noel Malcolm. (Alfa Yayınları)

Kitap sevgisi, kardeşlik, okul, rekabet, arkadaşlık

Dilge Güney’den Saatim Tik Ka Tik Ka. Duru, ablası İda’yı kütüphaneden çıkarken görünce çok şaşırır. İda okumayı sevmez ki! Öyleyse, neden belediyenin okuma yarışmasına katılıyor? Yarışma için okunması gereken pek çok kitap var. İda bunu göze aldığına göre, ucunda çok büyük bir ödül olmalı. Belki de bu ödül, dünyanın bütün bilgisayar oyunlarıdır! Duru, ablasına yardım etmek istiyor. Ama daha ikinci sınıfa gittiği için çok kalın kitaplar okuyamıyor. Neyse ki evde kitaplar dünyasının sihirli kapısını açabilen biri var: TİKKA! Yazar, kitap sevgisi, kardeşlik, okul, rekabet, arkadaşlık ve aile ilişkileri üzerine güzel sözler söylüyor; keyifli bir anlatım, akan bir kurgu ve ezberbozan bir yaklaşımla… (Altın Kitaplar)

Gerçeküstü dünyada hayalî bir ikiz yaratır

E.T.A. Hoffmann’dan Prenses Brambilla. Roma Karnavalı’na katılan aktör Giglio Fava, kendini bir masal dünyasının içinde bulur ve katıldığı bu gerçeküstü dünyada kendine hayalî bir ikiz yaratır. O artık Cornelio’dur ve Prenses Brambilla’ya âşık olur. Dahası, aşkının karşılık bulduğuna inanır. Eserlerinde gerçek ile fantastiği kaynaştırarak göçebe, geçişken dünyalara dönüştüren yazar, kitabında gündelik hayatı masal, karnaval, mit, tiyatro ve rüya gibi alegorik düzlemlerle eşleştiriyor. Kitap farklı dünyalar arasındaki sınırların kaybolup kimliklerin iç içe geçtiği bir yazarın masalı. (Can Yayınları)

Son nefesimi kendi ellerimde verdim

Michel Butor’dan Mobil. “Hatırlıyorum o günü. Güneş yeni doğmuştu. Cesedim ışıl ışıl parlıyordu. Kardeşim sandım kendimi. Hemen sarıldım. Kafamı ellerimin arasına aldım. Son nefesimi kendi ellerimde verdim. En son kendi yüzüme baktım. Kollarım soru sorar gibi açılmış, saçlarım dağılmıştı. Ne güzel bir gömlek giymiştim o gün. Tenim renklerin içinde parlıyordu. Güzelce uzanmıştım. Boynumda parmak izleri vardı. O izi tanımıştım. Bak demişti, bu senin kardeşin. Hırsızlık yaptı. Beni gösterdi bana. Ölmüştüm. Boynumda bir ip vardı.” (Everest Yayınları)

Kozmosun, insanın muazzam yolculuğu

Brian Thomas Swimme’den Evrenin Yolculuğu – Kozmosun ve İnsanlığın Destansı Hikâyesi. Bu kitap, kozmosun, yeryüzünün ve insanın muazzam yolculuğunu anlatmaktadır. Her bir parçası ilham verici ve birbirine bağlı bir yolculuktur bu. Milyarlarca galaksinin içinde trilyonlarca yıldızdan sadece biri olan Güneş’in yörüngesinde dönen bir gezegende yaşıyoruz; üstelik aynı doku, aynı kumaş ve aynı yaratıcılık hikâyesinin içerisinde. Bugün biliyoruz ki evren, çok küçük bir parçacık olarak başlayıp zaman içinde galaksilere, yıldızlara, palmiyelere, pelikanlara, insanlara ve Bach’ın bestelerine dönüşen çok büyük bir enerji olayıdır. (Fol Kitap)

Hayat maçında umut sayısı!

Çiğdem Sezer’den Son Şans Durağı. Yazar, kayıplar ve yoksunluklarla büyüyen bir grup gencin hayata tutunma serüvenini dillendiriyor, onların hayat yürüyüşüne sıcak bir dayanışma hikâyesiyle eşlik ediyor. Umutsuzluk bürümüş, ruhu yaralı liseli gençlerin hayatına bir öğretmenin, sporun ve sanatın sihirli dokunuşlarını resmediyor. İnce ayrıntılar, gerçekçi karakterler ve sürpriz patikalarla bezeli roman, gelecek umudunu ve yeni yollar aramanın cesaretini duyumsatıyor. (Günışığı Kitaplığı)

İnsanı irade zayıflığından kurtaracak duygular

Jules Payot’tan İrade Eğitimi. Yazar (1859-1940): Fransız pedagog, eğitimci, Cumhuriyet Dönemi Fransası’nın radikal düşünürlerinden. Eğitimin, bilgi sağlamanın yanı sıra akılcı bir iradenin oluşturulmasını gözetecek şekilde yenilenmesi için verdiği mücadeleyle dönemin eğitimcilerini derinden etkiledi. En ünlü eseri İrade Eğitimi yayımlandığında Fransız ve yabancı basında büyük bir ilgi uyandırdı ve kısa sürede pek çok dile çevrildi. Yazar eserinde özellikle öğrencilerde, genel olarak da bütün entelektüel çalışanlardaki irade zayıflığının nedenlerini araştırır. İnsanı irade zayıflığından kurtaracak duyguları doğuracak veya güçlendirecek araçlarla, kendimize hâkim olmamızı engelleyen duyguları yok edecek veya bastıracak araçları tespit eder. (İş Bankası Kültür Yayınları)

Baharatın sağladığı geleceği görme gücü

Frank Herbert’ten Dune – Film Kapağı. Dune adıyla bilinen Arrakis gezegeni, evrende baharat adı verilen uyuşturucu maddenin çıkarıldığı tek gezegendi. Bir çöl gezegeni olan Dune’u, Padişah İmparator’un isteği üzerine Harkonnen Hanedanı yerine Atreides Hanedanı’nın yönetmeye başlayacak olması ise tüm değişimlerin miladıydı. Baharatın sağladığı geleceği görme gücüne herkesten daha çok ihtiyaç duyan Uzay Loncası’nın sözünden çıkamayan Padişah’ın, güç delisi Harkonnenların ve öngörü gücüne rağmen Lonca’nın bile gelişini fark edemediği bir değişken vardı: Atreides Hanedanı’nın genç varisi Paul Atreides. (İthaki Yayınları)

Ayaklanmaların kaynakları

Ahmet Taner Kışlalı’dan Öğrenci Ayaklanmaları – Bütün Eserleri 7. Yazarın başta Fransa ve Türkiye olmak üzere dünyadaki 1968 öğrenci ayaklanmalarını incelediği bu çok önemli çalışması, içerdiği bilimsel yöntem ve çeşitli üniversitelerde yapılan öğrenci araştırmaları verilerine dayandığı için, bu alanda yapılan çalışmalar içinde öne çıkıyor… Öğrenci ayaklanmalarının kaynaklarını ülkelere göre ele alan, o ülkelerin yönetim biçimleriyle ayaklanmalar arasındaki ilişkiye odaklanan ve ayaklanmaların kökenlerindeki sosyo-ekonomik verileri masaya yatırarak siyasetle arasındaki bağı inceleyen Kışlalı, öğrenci ayaklanmaları konusunda çok önemli tezler oluşturuyor… Öyle ki, o tezleri ve bu kitaba dayanak oluşturan araştırmaların sonuçlarını, bugünün öğrenci ayaklanmalarının ortaya çıktığı zeminde de görmek mümkün… Prof. Dr. Emre Kongar’ın Sunuşuyla. (Kırmızı Kedi Yayınları)

Kitapta 13 öykü var

Hüseyin Rahmi Gürpınar’dan Şehirde Bir Şekavet. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın 84 öyküsünün yer aldığı Kadınlar Vaizi, Namusla Açlık Meselesi, Katil Puse, İki Hödüğün Seyahati, Tünelden İlk Çıkış, Gönül Ticareti, Melek Sanmıştım Şeytanı, Eti Senin Kemiği Benim adlı kitapların ilk baskılarından seçilerek bugünün Türkçesine uygun biçimde hazırlanan kitabında 13 öykü var. Murat Yalçın tarafından hazırlanan kitaptaki öykülerin adları şöyle: “Ada Vapurunda”, “Bugün Ne Yiyeceğiz?”, “Misafir”, “Mırnav… Mırnav”, “Şehirde Bir Şekavet”, “Eşkıya Oyunu”, “Hatt-ı İstiva”, “İlk Orucum”, “Çocuklara Yasak”, “Müslüman Mahallesinde Bu İş Olur mu?”, “Ecir ve Sabır”, “Kırço”, “Kedim Nasıl Öldü?” (Yapı Kredi Yayınları)

Doctor Angelicus hayatı, eserleri ve düşüncesi

O. Faruk Akyol’dan Thomas Aquinas. 13. yüzyılla birlikte akıl (ratio) ile iman (fides) arasındaki ayrımın zorunlulukla yansıdığı felsefe-teoloji ayrılığından hareketle, felsefi konuları titizlikle ve seküler bir biçimde ortaya koymaya çalışan insanlar belirmiştir. Elinizdeki kitap, Avrupa’nın toplumsal ve kültürel anlamda baş döndürücü bir hızla değişim geçirmeye, manastırların yanı sıra seküler bir eğitim kurumu olarak üniversitelerin filizlenmeye başladığı bir dönemde yaşayan, ortaya koyduğu eserlerle Hıristiyan teolojisinin tartışmasız isimlerinden biri haline gelen ve Papa XXII. Johannes’in talimatıyla 1323’te aziz ilan edilen Thomas Aquinas’ın hayatına, eserlerine ve düşünce dünyasına bütüncül bir bakış sunan başucu eseridir.  (Alfa Yayınları)

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
Hava durumu
-
-
-
Nem Oranı: -
Basınç: -
Rüzgar Hızı: -
Rüzgar Yönü: -
ANKET

Sitem nasıl?

Sonuçları görüntüle

Yükleniyor ... Yükleniyor ...