18 Mart Çanakkale Deniz Zaferimizin 109.yıldönümü büyük Türk Milleti’ne kutlu olsun!
Çanakkale Deniz Zaferi, Türk tarihinin kaderini değiştiren şanlı bir kahramanlık destanının adıdır.
Hakkında çok sayıda kitap kaleme alınan, yerli ve yabancı onlarca filmi yapılan böylesine şanlı bir zaferi, beş on satıra sığdırmanın zorluğunu takdir edersiniz.
Ancak ne var ki, sosyal medyada uzun yazılar fazla ilgi çekmiyor.
Bu nedenle sizlere 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi hakkında, özetin de özeti bir bilgi vermeye çalışacağım.
28 Temmuz 1914 tarihinde, 4 yıl süren ve sonunda insanlığın felaketine sebep olan I.Dünya Savaşı patlak verir.
Bir tarafta; İngilizler ve Fransızlar’ın başını çektiği İtilâf Devletleri…
Öte yanda ise; Almanlar’ın ve Bulgarlar’ın başı çektiği İttifak Devletleri.
Sonradan Osmanlı Devleti de Almanların yanında savaşa katılmak zorunda kalır.
Bu sırada Osmanlı Ordusu’nun komuta kademesi Alman generallerinden oluşuyordu.
Birinci Dünya Savaşı’nda İtilaf Devletleri’nin amacı Çanakkale Boğazı’nı geçerek bir taşla iki kuş vurmaktı.
Birincisi, İstanbul’u ele geçirerek ortakları olan Rusya’ya kolayca askeri yardım gönderebilmek…
İkincisi, Anadolu ve Rumeli arasındaki irtibat keserek, Osmanlı Devleti’ni daha çabuk savaş dışı bırakmaktı.
Yeri gelmişken Çanakkale savaşına bir açıklık getirelim.
Çanakkale Savaşı; deniz ve kara olmak üzere iki ayrı muharebelerden meydana gelir.
Deniz muharebeleri 28 gün sürmüş ve 18 Mart 1915 tarihinde zaferle sonuçlanmış olup, bugün kutladığımız zaferin adı, “18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi”dir.
Kara muharebeleri ise 19 Mart 1915’de başlamış, 9 Ocak 1916 tarihine kadar 261 gün sürmüştür.
Deniz muharebelerinin kahramanı, Cevat Paşa (Çobanlı), kara muharebelerinin kahramanı ise, Anafartalar Grup Komutanı Kaymakam (Yarbay) Mustafa Kemal’dir.
Bu kısa yazımızda, 18 Mart 1915’de kazanılan Çanakkale Deniz Zaferi”ni konu edineceğiz.
Boğazları ve kıyılarını savunmak üzere 10 Ağustos 1914 tarihinde Cevat Paşa (Çobanlı) Çanakkale Müstahkem Mevki Komutanlığı’na atanır.
19 Şubat 1915 tarihinde İtilaf Devletleri donanması, muazzam bir güçle Çanakkale’ye gelip dayanır. Bir ay süreyle Çanakkale’deki tabyalarımızı bombardımana tutmalarına rağmen bir santim bile ilerleyemezler.
7/8 Mart gecesi Nusrat mayın gemisi düşman gemilerinin geçeceği rota üzerine mayın döşer.
Nihayet savaş gelir dayanır 18 Mart 1915 tarihine.
Queen Elizabeth başta olmak üzere, 18 zırhlıdan oluşan itilaf devletleri donanması saat 11’de büyük bir saldırı harekatına girişir. Tabyalarımızı savunmak için elimizde sadece 73 top vardı. Düşmanın yoğun top atışlarını karşılıksız bırakmayan kahraman Türk topçusu düşman donanmasına büyük bir zayiat verdirir. Savaş saat 18’e kadar devam eder.
Sonunda Türk topçularının açtığı yoğun ateşlerden ve Nusrat mayın gemisinin döşediği mayınlardan nasibini alarak üç zırhlısı suya gömülen, pek çok gemisi de büyük yaralar alan itilaf devletleri donanması, mevcudunun üçte birini kaybederek geri çekilmek zorunda kalır. Vinci bozulan bir topun namlusuna sürmek üzere 215 kiloluk bir mermiyi bir hamlede sırtlayarak düşman zırhlısının batırılmasında büyük rol oynayan Seyit Onbaşı, bu büyük zaferin akıllarda kalan kahramanlarından biri olarak adını tarihe yazdırır.
Bu deniz muharebesinin sonunda 3 subay ve 22 erimiz şehit olmuş, 2 subay ve 59 erimiz de yaralanmıştır. Ağır hasar gören birkaç topumuza karşılık, düşmanın 3 zırhlısı, büyük- küçük 70-80 civarında topu ve bu zırhlılardan sadece Fransız Bouvet zırhlısının 600’ün üstünde mürettebat kaybı olmuştur.
Bu başarı tarihe “18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi” diye geçmiş, bu zaferin kazanılmasında baş rolü oynayan Cevat Paşa (Çobanlı) ise 1.Dünya Harbi’ne adını “18 Mart Kahramanı” olarak yazdırmıştır.
Anafartalar Zaferi Komutanı Kaymakam (Yarbay) Mustafa Kemal’in (Atatürk) yıldızlaştığı kara savaşları ayrı bir yazı konusu olduğundan, bu bahsi burada kapatıyorum.
“18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi ve Şehitler Günü” Büyük Türk Milleti’ne bir kez daha kutlu olsun.
Bu zaferin kazanılmasında gösterdiği üstün gayretlerden dolayı Cevat Paşa’ya, Seyit Onbaşı’ya ve diğer kahraman subay ve Mehmetçiklerimize Allah’dan rahmet diliyorum.