çok okumak ve çok yürümek..

PAZAR’LIK

sayfamız, 15 yıldır aralıksız sürmesi itibariyle çok kıymetlidir gözümde.. bilmiyorum, 6 milyar insanın yaşadığı bi gezegende böyle kaç tane oluşum vardır? 3 mü 5 mi 20 mi?

kendime pay biçtiğim yok, tümüyle sizlerin eseridir, geçelim..

***

ve ben burayı sosyal medya falan gözüyle de görmedim asla.. bi tılsımı varsa, herhalde budur diyeyim..

tamam, dolandığım diğer tüm sayfalar elbette sosyal medyadır, ama burası başka bişey.. laf ettirmem!

hem, yıllar sonra “mal saabı” da geri geldi ki, değmeyin keyfime ula!

***

bunca yazı, bunca icraat..

iki temele dayanır..

çok okumak ve çok yürümek..

yürürken sanmayın ki ilham geliyo.. veya yazı oluşuyo beynimde.. hiç öyle bişi yok.. kimi zaman rastlaşıyoruz yürür iken, bakışlarınızdan anlıyo ve yerin dibine giriyorum, aman rahatsız etmeyelim, gafasında bi yazı yazıyo, der gibisiniz..

lütfen.. öyle bişi vallahi yok..

aksine, zaten okumuş okumuş dolmuşum, beynimi boşaltmak için yürüyorum..

kendi kendime konuştuğumu da sanmayınız, olur a dudaklarım oynardır misal hacıisiin sahilinde, mutlaka bi türküyü armonize ediyomdur..

abartmayın beni nolur..

***

dün yürürken..

deniz? sabah? büyülendim?

ortadan bi çizgi çekilmiş gibi.. yarısı turkuvaz.. yarısı parlement mavisi.. Allah’ım bu da neydi şimdi dedim.. inanın, bi hz musa ve asası eksük..

dur bi sopa bulup salliyim, bakalım denizi ikiye yarabilecek miyim, dedimse de….

bulamadım, ince uzun bi ahşap..

ve karar verdim ki, cennetteki kuvvacılar 19 Mayıs kutluyordu, bi gün önceden..

denize doğru selam çakıp, tekmil verdim derhal;