SELAMİ GÜDER Eskişehir’de doğdu. Nasreddin Hoca’nın mizahından, Yunus Emre’nin özünden ve sözünden nasiplendi. Deneme, öykü derken şiirin derin sularına daldı. Daha önce Cemre Düştü Yüreğe (Deneme), Hikayeden Hayatlar (Öykü), Gözün Kalır Geride (Öykü) kitapları yayımlanmıştı. Son olarak Dört Mevsim Bahar (Şiir) kitabı okurlarla buluştu. TAKDİM Şiir “güzel söz söyleme” sanatına indirgenmemelidir. Öz – söz ilişkisidir bir bakıma şiir. En azından benim şiirlerim özün söze dökülmesidir. Dile gelmeyen ya da dile getiremediklerim de yok değil elbette. Her ne kadar ‘dert söyletir’ denirse de, içkin ve aşkın söz söyleyebiliyorsam Allah’ın lütfuyla, derdim var demem. Dört Mevsim Bahar yayınlanmış dördüncü kitabım olmasına rağmen, ilk şiir kitabım; o yüzden ilk göz ağrım. Ko Bırak şiirim de kitabımın en güzel şiiri bana göre. Akın Altan okuyunca hele, bir başka olmuş. Umarım dinleyenler de beğenir. KO BIRAK saklı bahçemde gülüm kaldı o gül ki maşukudur bülbülün gönlüm evidir ko bırak kokarsa koksun solarsa solsun ister dağlasın bağrını ister açsın bir damla rahmet ol yeter narına yandığım İbrahim’in ateşidir bu ko bırak ister yaksın ister yakmasın şebnem bildiğin göz yaşlarımdır damla damla sabır kâsesidir ko bırak taşarsa taşsın madem güneş doğmuyor gönlüme karanlıklar içre yalnızım madem ko bırak ay ister doğsun geceme ister doğmasın sevgili akrep olup zehrini akıtırmış ne gam değil mi ki bir bakışı panzehirdir yarama ko bırak sokarsa soksun semadan dürr ü güher yağsa katresi düşmez imiş bî-baht olanın bağına ko bırak talih ister yüzüme gülsün ister arkamdan gülsün bela olup yağsa da bağıma bağrıma saplansa da hançeri yine de başımın tacıdır o ko bırak türlü türlü dertler açarsa açsın çok pişmanım yaşadıklarımdan da yaşamadıklarımdan da düşkünüm başım eğik önümde ko bırak ister yaşlı bilsin ister yaslı bilsin olur olmaz kapına dayanan arsız divanedir bu ayaklarının dibine leş gibi serilen ko bırak varsın o köpek bilsin taşlarsa taşlasın bu gün de yarın da bir bekleyenim ben metruk bir limanım ko bırak o gemi ister gelsin ister gelmesin bazen çevreme çareyim bazen kendime biçare ko bırak biterse bitsin bu şarkı yarım kalırsa da kalsın uzun yoldan geldim sahralar aştım bağrım yanık yüzüme bakmadıktan sonra bir lahza ko bırak kâfir bir yudum su ister versin ister vermesin sular yükseliyor habire bentler ha yıkıldı ha yıkılacak bir gemi gerek bize bir Nuh gerek ko bırak ister dursun tufan ister durmasın kıyametmiş koparsa kopsun kapısından kovmaz nasılsa Allah kulunu darda koymaz nimeti küfrandır neyi bildi ki insan ko bırak bunu ister bilsin ister bilmesin yaşım olmuş altmış say ki Karadeniz’de gemilerim batmış dörtnala geçti ömrüm ko bırak artık atlar rahvan giderse gitsin dertli dertli söylenmeme bakma sen sen bilirsin Allah’ım derdimiz aşktır bizim şekva değil ko bırak bu kulun ister olsun ister ölsün 30.09.2021 Kitabı edinebileceğiniz internet adresi… https://www.gazikitabevi.com.tr/urun/…