a) geçen bi ahbabım; ” sen de gayet iyi bilirsin ki gürselciğim, latin kadınlarının kıçlarının kıvrımı biraz farklı olur” dedi bana??? yemek masasında idik.. yanımızda gençten bikaç kişi daha vardı, tam da turşu gavurması yiyordum, karizmayı çizdirip ”nereden biliim yahu ben” diyemedim.. sanki latin kadın kıçı uzmanıymışım gibi bi poz ve mimiklere bürünerek; ”evet ya, aynen öyledir onlar” diyiverdim.. hatta bi gün hiç unutmam, bi latin ülkesindeyim, kafam da nasıl alkollüydü aksi gibi, neyse!! turşu gavurmasına dua etsinler..

b) ajandamda neler yazdığını merak eyleyen ne kadar çok insan varmış meğer.. duyup duyup gülümsüyorum, kurban olayım.. söyliyim, hiç önemli bişi yazmıyo.. sıradan gonuşuklar hepsi.. valla diyom.. harbiyim kardeşlerim.. beni abartmayınız.. (haa bilgi yurdu ajandamda elbette türkiye’deki en önemli şeyler yazıyo, ayrı o)

c) şu topraklarda ‘’sıradaki türkü’’ diye bi kavram olduğu sürece hiçbi yere varamayacağız değerli arkadaşlarım.. bigün olsun duydunuz mu, ‘’sıradaki uzay mekiğini new orleans halkı için kaldırıyoz’’ diye bi anons?? hayır!

d) şimdi sıradaki türkümüze geçiyorum; ”bülbülüm bağ gezerim / aşığım dağ gezerim / yüz yerde yüz yarem var / el sanır sağ gezerim”.. elazığ türküsü..

e) çok dik merdivenlerle çıkılırdı.. giresun tarihinin en mantıklı işlemiydi helbet; dik restoran’dı adı..

f) gazi caddesi üzerindeydi dik restoran.. yaşım belki de tutmazdır, belki de yeni olmuşumdur reşit.. bi gece ben de gittimdi arkadaşlarla dik’e.. aksilik, pek çok arkadaşı orada diğil miydi babacaazımın?? bi tanecik bira içebilmiştim gizli saklı.. masa altlarında falan.. ertesi sabah ispiyonlamışlar babacaazıma.. abarta abarta ”senin küçük oğlan bi büyük rakı içti” dediler belki de.. şöyle bi kaşlarını karartsa da hiç kızmadıydı babam.. sevinmiştir bile için için.. bilirim babamın her türlü huylarını.. (babası beyaz saçlı ölenler, babanızı andıkça rakı için)

g) bi keresindeyse, ders çalışmaya diye evden çıkıp seks filmine gittiğim ortaya çıktıydı.. lise sondaydım.. babama ayrı rezil, sevgilime ayrı rezil!!! babam yine bişi demediydi.. niye beni de götürmedin bile demiştir için için.. eşşek gafalı gız darıldıydı ama.. (babası erken ölenler, babanız aklınıza düştükçe galkın ayağa sevdiceğinizi öpün.. galksanıza la, ne duruyonuz)

h) hacer buluş’tan türküler dinleyiniz.. ”sevdalımın gözü yoldadır aman”..

i) bazen kendi kendime hacivat-karagöz oynatasım geliyo.. bazen de yoldan geçen insanlara; ‘’saçlarınız kemerimi süsleyecek ulan’’ diye posta koyasım.. kararsızım.. karagöz oynatsam annem gelip mutlaka izler de, el alemin pasaklı saçlarının benim kemerimde ne işi olur, bunu anneme nasıl izah edecem, asıl sorun odur..

j) gül kuruttum adlı türküde; ‘’akabinde’’ diye bi sözcük geçmektedir.. bu sözcüğün türkiye halk türküleri tarihine pek de yaraşmadığını, hemen kulak tırmaladığını belirtmek durumundayım, benim canımdan aziz yurttaşlarım.. bizler, akabinde kelimesini yalnızca teksas adlı çizgi romanda görmüş insanlarız.. bi olay olur, akabinde çelik blek oraya yetişir.. hepsi budur.. (bi başka hatay türküsünde; ‘’smack, pock’’ gibi sözcükler duymak istemiyorum.. beni bi takım sert tedbirler almak zorunda bırakmasınlar)

k) şu güne değin izlediğim hiçbi yabancı filmde, ellerinde valiz taşıyan herifler, o valizin dolu olduğuna beni ikna edemediler.. galıbınıza tüküreyim la sizin! eşşoolueşşekler sizi!

l) yurdumuz ortaokul bahçelerine file gerilerek oynanan voleybol maçlarında, cumhuriyet kuruldu kurulalı, hiçbi önemli hareket olmadı.. tarihimizde henüz karşı sahaya ulaşabilmiş bi servis atılmadığı gibi, yükselip smaç yapabilmiş bi türk genci de şu güne kadar anasından doğmadı.. tek ümidim bizim çiğse’de idi, o da kısa boylu kalıp halasına benzedi.. (ablamdan da kimse bu yaştan sonra voleybola başlamasını beklemesin)

m) -”giresun’da kayıklar / gızlar fındık ayıklar / sevenler sevdiğini / gece gündüz sayıklar”.. (giresun türküsü)

sayıklayın la!