İki sezon önceyi anımsayınız.
Sergenli Beşiktaş, şampiyon olmuştu.
Bu, bambaşka bişeydi. Bir avuç genç dışında doğru düzgün yedekleri bile olmayan bi kadro… Oyuncu değişikliğinde bile zorlanan bi hoca…
Bu çocuklar alınlarının akıyla dünyanın en temiz şampiyonluklarından birini aldılardı.
O kadar temiz ki, son maçta, 82. dakikada penaltı golü ile anca gelebilen… Veya Cimbom birine 1 gol fazla atsa yine gelemeyen… Unuttum, Fenerbahçe de gol hesabı mı yapıyordu neydi, son gün?
****
Taraflı tarafsız herkes, hakkımızı teslim etmişti o sezon.
Bense şunu yazdım son maçımız sonrasında… Herkese diğil tabi, bazılarına;
Yahu ben sizin şöyle bi ligin son maçında ekran başına geçebilme, Beşiktaş’ın son anda takılma ihtimalini bekleme cüretinizi anlayamıyorum. Alıştınız tabi bizim bi salaklık yapıp kendi elimizle kupayı vermemize… Bu sene olmadı işte! Hata yapmadık.
****
Nasıl yazarım lan ben bunu?
Halen bana dargın bikaç Fenerli ve Cimbomlu abim var yahu…
****
Ne demek istiyom?
Bakın, Beşiktaş-G.Saray maçı geldi çattı. Ola ki yeneriz, biz de giriyoruz potaya.
And olsun. Öyle bişey olursa, asla son hafta ekran başına çöküp Beşiktaş’ın şampiyon olmasını beklemek gibi bi densizlik yapmayacağım.
Bu yıl şampiyonluk, oynadığı oyun itibariyle G.Saray’ın hakkıdır.
Herkesin, yaşamın her alanında hakkaniyet duygusu ile ömür tüketmesini dilerim.