Takdir edersiniz di mi; takvimle çok işim var.
Önümü ardımı bilmek zorundayım.
100 yıllık yegane çınarı yönetmek kolay değil.
***
Ama bu tür takvime soğuk dururum hep.
Babamın işyerinde de benzeri vardı. 3 ayı birden takip edermiş demek babam da.
Kime çekecektim ki?
***
Uzun zaman önce bir 3 Mayıs gecesi öldü babam.
O takvime kimse elini süremedi. Hep 3 Mayıs’ta kaldı.
Galiba gün değişimini de babam yaparmış.
***
Ben yapmıyorum bizimkini. İçim elvermiyo.
Tahminen gençlerimiz hallederdir gelip gittikçe.
***
Peki ne diyeceğim.
Koparılmış beyaz yaprakları çöpe attırmadığımı, özenle sakladığımı fark ettim.
Sonra not kağıdı yapıyorum, küçük küçük kesip. Asla böyle biri değildim, nooldu bana?
İnşallah babamın huyudur. Öyle hissediyorum.
İçimden bir ses “aferin küçük inek, gocadıkça bana benziyorsun” diyo çünkü.
Kardeşiniz Gürsel