Başka bir platformda yayımladığım 1 Ekim 2015 tarihli yazıma götüreyim önce sizleri.
Bir bölümüne.
Bakalım ne olmuş?
*** *** *** ***
istanbul’dan emrah mısırcı dostum aradı az evvel..
-”gürsel abi, fındıkkale ile aran nasıl”
-”gayet iyi paşam”‘
-”aman abi, noolur hallet, yarın cenazeye bi çelenk yollasınlar”
-”tamam emrahım, iyi düşünmüşsün”..
***
hemen aradım sevgili dostum sami karataş’ı..
fındıkkale’nin yeni kuşak patronudur..
-”alo sami nasılsın kardeşim”
-”sağol kardeşim, sen nasılsın”
-”sami bi ricam var.. eğer 40 yıllık dostluğumuzun bi hatırı varsa , yap bunu”
-”söyle kardeşim”
-”bak, derya abi vefat etti.. o meşhur karikatürü bilirsin”
-”bilirim tabi”
-”sami, yarın bi fındıkkale çelengi gönder firuzağa camii’ne”
-”başım üstüne kardeşim”..
*** *** *** ***
Derya Sayın’ın cenazesine gitti Fındıkkale çelengi.
Bunun adı vefaydı.
Ben sadece vesile oldumdu.
Şimdi de o vefakar Sami kardeşim vefat etmiş.
İçerim yanıyor
Yarem çok derin…
Diyeceğim çoktur……….
Gürsel