1) çok eskinin giresun’unda civelekler mağazası vardı.. düğme, iğne iplik, kurdela, kolonya, iç çamaşırı falan satan.. annem beni buraya “oolum civeleğe git de şunu al gel” diyip yollardı.. evimize yakındı, normalde bi başıma gidecek yaşta diğildim..
2) bazen bu gönderilişim; “oolum bacılığa git de” diye başlardı.. orası da aynı mağaza idi.. civelekler tabelasında boşuna bacılık ibaresi de arardım..
3) daha şu yaşımda aklıma düştü ki.. o mübarek amcamız her kimse, kadın müşterilere bacılık diye hitap ediyor olmalıydı.. böyle kazanmıştı gönülleri..
4) geçende sorduğum, sadece “yanuyu, gaynar” spotuyla lahmacun satan abimizin izine sizlerin sayesinde ulaştım.. bi telefonluk mesafede artık.. bu kez de soruyorum; bacılık hitabının sahibi amcamız kimdi? inşallah sağdır..
5) türk dil kurumu, vaktiyle hemşire sözcüğü yerine bacı denmesini önerdi.. maalesef tutmadı bu sözcük.. iddia ediyorum ki hemşireye karşılık gelen en duru türkçe sözcük bacılık olsa gerektir..
6) tdk yönetiminde bi giresun eskisi insanın olmaması, dilimizin gelişimine büyük sekte vurmuştur.. bunu bilir bunu söylerim..
rahmetli annannemin sık kullandığı gonuşuk sözcüğünden daha öz daha duru daha arı bi sözcük ne gördüm ne işittim..
(bu arada bilmeyenler öğrensin.. daha’lı cümlede bilerek virgül kullanmadım.. daha zaten virgül görevi görmektedir)